Endonezya’dan Türk Vatandaşlarına Vizesiz Seyahat Muştusu

Endonezya‘nın Ankara Büyükelçisi Achmad Rizal Purnama, Türk vatandaşlarının, bir ay boyunca Endonezya‘ya vizesiz seyahat etme uygulamasına ait, “Bana nazaran, bu ilgilerimizde çok değerli bir dönüm noktası. İkili bağlarda bunun kayda paha bir adım olduğunu düşünüyorum. Bu karar, ülkelerimiz ortasındaki halklar ortası etkileşimi derinleştirecek.” dedi.

Purnama, 27 Haziran’da duyurulan ve dün başlayan Türk vatandaşlarının bir ay boyunca ülkesine vizesiz seyahat etme uygulamasına ait AA’ya konuştu.

Türkiye- Endonezya alakaları açısından 3 Temmuz’un çok kıymetli bir gün olduğunu söyleyen Purnama, “9/2025” yönetmeliğine dayanarak, Endonezya Göçmenlik ve Islah İşleri Bakanlığının Türk vatandaşlarına vize muafiyeti verilmesine karar verdiğini hatırlattı.

Purnama, Türk vatandaşlarının 3 Temmuz’dan itibaren, bu ay boyunca Endonezya’ya kısa müddetli ziyaretler için vizesiz giriş yapabileceğini belirterek, “Bana nazaran, bu bağlarımızda çok değerli bir dönüm noktası. İkili bağlantılarda bunun kayda bedel bir adım olduğunu düşünüyorum. Bu karar, ülkelerimiz ortasındaki halklar ortası etkileşimi derinleştirecek.” dedi.

2024’te, 50 binden fazla Türk vatandaşının Endonezya’yı ziyaret ettiğini aktaran Purnama, kelam konusu kararla bu sayıda artış olacağına inandığını söyledi.

Büyükelçi Purnama, “Aynı vakitte yaklaşık 300 binden fazla Endonezya vatandaşı Türkiye’yi ziyaret etti. Bu da halklarımız ortasındaki alakanın ne kadar derin olduğunu gösteriyor.” diye konuştu.

“Vize muafiyeti verilmesi, sırf halklar ortası temasları derinleştirmekle kalmıyor, tıpkı vakitte Endonezya’nın Türkiye’yi stratejik bir ortak olarak ne kadar önemsediğini de gösteriyor.” sözünü kullanan Purnama, bu kararın karşılıklı inanç ve inancın sembolü olduğunu aktardı.

Purnama, bu kararın uygulanması için kendisinin de çok gayret sarf ettiğini belirterek, Endonezya-Türkiye münasebetlerinin ilerleyen devirlerde daha da güçleneceğinin altını çizdi.

“Endonezya sırf Bali’den ibaret değil”

Endonezya’ya seyahat edecek Türk vatandaşlarına tavsiyede bulunan Purnama, “Endonezya’nın kültürel çeşitliliğini ve zenginliğini tam manasıyla deneyimlemeleri gerektiğine inanıyorum.” dedi.

Ülkesinde, Cava Adası’nda bulunan Cakarta’nın ziyaret edilmesi gereken en değerli yerlerden biri olduğuna ve Ada’daki Borobudur Tapınağı’nın değerine işaret eden Purnama, şunları kaydetti:

“Bu tapınak, Endonezya’daki en büyük Budist tapınağı ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. 9. yüzyılda inşa edildi ve Endonezya’nın antik uygarlığını yansıtır.”

Purnama, ziyaret edilmesi gereken bir başka bölgenin Raja Ampat grup adaları olduğunu söyleyerek, tabiat severler ve dalış yapmayı sevenler için cennet üzere bir yer olduğunu belirtti.

Büyükelçi Purnama, turistlerin Komodo Adası’nı görmesini tavsiye ederek, Ada’daki pembe kumlarla dolu kumsalın çok hoş olduğunu anlattı.

Endonezya’nın kültürel açıdan son derece varlıklı ve çeşitliliğe sahip olduğunu yineleyen Purnama, sadece Bali’yi ziyaret edenlere, “Endonezya sırf Bali’den ibaret değil, Bali’nin ötesinde çok daha fazlası var.” bildirisini verdi.

“Amacımız, daha adil, daha istikrarlı bir dünya inşa etmek”

“Bu olumlu ivmenin çok yakın gelecekte artarak devam edeceğinden eminim. Vize konusu yalnızca bunun bir örneği. Daha pek çok hoş gelişme ve sürpriz yolda.” sözünü kullanan Purnama, son iki haftada ikili alakalarda yaşanan gelişmelere değindi.

Purnama, savunma sanayii alanında yapılan işbirliğine işaret ederek, Türkiye tarafından tasarlanan ve üretilen ulusal muharip uçak KAAN’ın Endonezya’ya 48 adet satışına yönelik muahedenin sağlandığını hatırlattı.

Sağlık ve güç üzere birçok alanda da iki ülke ortasında işbirliği olduğunu söyleyen Büyükelçi, “Önümüzdeki birkaç ay içinde birçok gelişmeye tanıklık edeceğiz.” diye konuştu.

Purnama, iki ülke ortasındaki bağların geliştirilmesinin yanı sıra, global manada Türkiye ve Endonezya’nın G20, MİKTA, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üzere milletlerarası platformlarda da işbirliği halinde olduğunu anlattı.

Büyükelçi Purnama, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Çünkü biz, dünyadaki iki büyük Müslüman ülke olarak hem G20 üyesi, hem nüfusu büyük Müslüman toplumlar olarak, sırf kendi ülkelerimiz için değil, birebir vakitte tüm İslam ümmeti ve dünya için de sorumluluk taşıyoruz. Hedefimiz, daha adil, daha istikrarlı bir dünya inşa etmek.”

About The Author

admin

See author's posts